Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde bulunan Özel Eğitim Uygulama Okulu ‘nda 10 sınıf öğrencisi olan 17 yaşındaki Berat Ü.’nün vücudunda morlukları fark eden annesi Seray Cengiz,durumu geçtiğimiz yıl 24 Mayıs’ta okul yönetimine sordu. Okulun müdür yardımcısı, Berat Ü.’nün sınıf arkadaşıyla sürtüşme yaşadığını, vücudundaki morlukların da bu sebeple oluştuğunu iddia etti. Bunun üzerine Kahramankazan Devlet Hastanesi’nden darp raporu alan Seray Cengiz, şikayette bulundu. Savcılık soruşturması kapsamında okulun güvenlik kamerası görüntüleri incelendi.
ÖĞRETMENİN ŞİDDET UYGULADIĞI ORTAYA ÇIKTI
Söz konusu görüntülerde, 28 yaşındaki öğretmen Mücahit Mert H.’nin, Down sendromlu Berat Ü.’ye şiddet uyguladığı ortaya çıkarken tutuklanan öğretmen hakkında ‘Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı basit yaralama’ suçundan 6 aydan 1 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. 19 Temmuz günü gerçekleşen davanın ikinci duruşmasında, sanık öğretmen Mücahit Mert H., tutuklu bulunduğu 45 günlük süre göz önünde bulundurularak tahliye edildi.
ÖDÜL GİBİ CEZA VERİLDİ
Kahramankazan 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında tutuksuz sanık, hakim karşısına çıktı. Taraf avukatları ve şikayetçi taraf da duruşmada hazır bulundu. Mağdur öğrencinin 18 yaşından küçük olması ve salonda yer bulunmaması nedeniyle izleyiciler ve basın mensupları salona alınmadı.
Öğretmene son sözü sorulurken Mücahit Mert H., suçlamayı kabul etmedi. Mahkeme heyeti, sanığa ‘Basit yaralama’ suçundan ilk olarak 360 gün hapis cezası verdi. Daha sonra verilen cezanın geleceği üzerindeki etkileri düşünülerek takdiri indirim uygulandı ve sanığa 12 bin lira adli para cezası verildi. Sanığın kişilik özellikleri, geçmişi, duruşmadaki tutum ve davranışları ile yeniden suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat oluşması nedeniyle de hükmün açıklanması geri bırakıldı.
“BİR ANNE OLARAK HİÇ TATMİN OLMADIM”
Görülen duruşmanın ardından açıklamalarda bulunan anne Seray Cengiz, “Bir anne olarak hiç tatmin olmadım. Vicdanım çok rahatsız. Berat’ın sesi, eli, ayağı, gözü olarak bu davanın peşini bırakmayacağım. Bir üst mahkemeye taşıyacağız. Ama isterdim; bir annenin, hakime hanımın, savcı hanımın kendi evlatlarına yapılmış bir şiddeti nasıl değerlendirirlerse bu mahkemede de o şekilde bir değerlendirme beklerdim. Acı içindeyim” ifadelerini kullandı.
“ADALETE GÜVENDİK AMA İSTEDİĞİMİZ GİBİ BİR SONUÇ ÇIKMADI”
Avukat Çiğdem Tan da söz konusu kararın vicdanları sızlattığını ifade ederek “Şu anda bir üst mahkemeye başvurmaktan başka yapacak bir şey yok. Sanık, bu canavarca davranışının karşısında sadece 12 bin lira adli para cezasıyla sıyrıldı. Adalete güvendik; ama maalesef istediğimiz gibi bir sonuç olmadı. Bir üst mahkemeye güveniyoruz. Eksik hususlar var. Dinlenmeyen tanıklarımız var. Önemli, gizli tanıklarımız vardı. Bu davranışların devamlılığına ilişkin tanıklarımız vardı. Mahkeme kapısına kadar da gelmişti, dinlenmedi. Bu açıdan da inşallah bir üst mahkeme sesimizi duyacak ve kararı bozacaktır diye düşünüyorum” açıklamasını yaptı.
